Dolar 34,1623
Euro 38,1653
Altın 2.914,46
BİST 9.777,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mersin 29°C
Parçalı Bulutlu
Mersin
29°C
Parçalı Bulutlu
Paz 29°C
Pts 27°C
Sal 27°C
Çar 28°C

Emeklilerden insanca yaşama talebi

Emeklilerden insanca yaşama talebi
A+
A-

Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şubesi yönetimine, TBMM’de başlayan bütçe görüşmelerine dikkat çekerek, insanca yaşam için maaşlarına zam başta olmak üzere taleplerini sıraladılar.

Haber Merkezi

Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şubesi, emeklilik maaşlarına ilişkin basın toplantısı düzenleyerek hükümete seslendi. Mersin Gazeteciler Cemiyetinde yapılana açıklamada emekliler, TBMM’de başlayan bütçe görüşmelerine dikkat çekerek, insanca yaşam için maaşlarına zam başta olmak üzere taleplerini sıraladılar.

 

“KÖMÜR MADENLERİ DE ÖZELLEŞTİRME/ TAŞERONLAŞTIRMAYA KURBAN EDİLDİ”

Açıklamayı okuyan Sendika Şube Başkanı Hüseyin Kurt, öncelikle Bartın Amasra’da TTK’ya ait kömür madeninde oluşan grizu patlaması sonucu yaşamını yitiren madencileri andı.

“Ülkemizde birçok kamu kurumu gibi kömür madenleri de özelleştirme/taşeronlaştırmaya kurban edildi” diyen Kurt, “Özelleştirilmeyen devlet işletmeleri bile serbest piyasa kuralları baskısı altında  üretime zorlandı. İşçi sağlığı, iş güvenliği ve maaşları tırpanlandı. Önlenebilir kazaları kader diyerek kabullenmemiz telkin ediliyor, kabul etmeyeceğiz.

Modern güvenlik önlemlerinin alındığı, son teknoloji ile üretim yapılan maden işletmelerine kavuşmak ancak planlı, toplumcu,  halkçı ekonomik anlayışla olasıdır.Bu toplumsal görevin yerine getirilmesi için biz emekliler üzerimize düşeni yapmaya hazırız.

Maden faciasının aydınlatılması, sorumluların hak ettiği şekilde yargılanması bütün Türkiye halkının talebidir” dedi.

 

“BU BÜTÇEDE SOSYAL DEVLET YOK, EMEKÇİLER, EMEKLİLER, KÜÇÜK ÜRETİCİLER, İŞSİZLER, KISACA HALK YOK”

Daha sonra verginin nasıl paylaşıldığının, siyasi iktidarın hangi sınıfın çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini gösteren en somut ekonomik ve siyasi metinler olduğunu söyleyen Başkan Kurt, 20 yıllık AKP iktidarının tek adam rejimine dönüştükten sonra hazırladığı ilk bütçe olan 2019 yılı merkezi hükümet bütçesi gibi bu 2023 merkezi hükümet bütçesinin de saraydaki tuzu kuru bir grup danışman tarafından hazırlandığını savundu. “Emekçileri, emeklileri, yoksulları, küçük üreticileri yok sayan, biz halkı işsizliğe, açlığa ve yoksulluğa terk eden bu bütçe hazırlanırken çalışanların ve emeklilerin temsilcilerinin görüşlerine başvurulmadı” diyen Kurt, “Bu bütçede biz emeklilerin insanca yaşamak istiyoruz haykırışımızın karşılığı yok. Sağlık hakkımız yok. Kısaca bu bütçede sosyal devlet yok, emekçiler, emekliler, küçük üreticiler, işsizler, kısaca halk yok.

 

“KAYNAKLARI YANDAŞLARA AKTARACAKLAR”

Yoksuldan alıp, bir avuç rantiyeye kaynak aktaracak bir bütçe hukukun ortadan kalktığı, demokratik hak arama yollarının engellendiği bir toplumda ancak uygulanabilir.

Kur korumalı mevduat hesaplarının süresinin bir yıl daha uzatılması bile tek başına yukarıda yazdıklarımızın doğruluğunun yeterli kanıtıdır. Kur korumalı mevduat hesapları ile yoksuldan alıp rantiyeye kaynak aktarmakla kalmayacaklar, 2023’de de yine başta 5’li çete olmak üzere yandaşlara araç garantili köprüler, yollar, maliyetinin birkaç katına hastaneler ve sair yollarla tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan bütçenin kaynaklarını aktaracaklar.

2023 bütçesinden bizim payımıza düşen ise; bütçe gelirleri çok kazanandan çok alınarak toplanması gerekirken yine bütçe gelirlerinin büyük bir çoğunluğu dolaylı vergilerden sağlanacak. Yani bütçenin yükü her zaman olduğu gibi çalışanların, emeklilerin, yoksulların sırtına yüklenecek” diye konuştu.

 

“BÜTÇE AÇIĞINI RANTİYENİN DEĞİL, HALKIN SIRTINA YIKIYORLAR”

Sarayın bu bütçesi için de daha önce hazırladıkları bütçeler gibi devasa bir açık öngörüldüğünü dile getiren Hüseyin Kurt, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Örneğin 2018 bütçesi 762 milyar TL olarak hazırlanmış ve 66 milyar TL açık öngörülmüştü. Bu oran da tutturulamamıştı. 2019 bütçesi 969 milyar TL olarak  hazırlanmış , 93 milyar TL açık öngörülmüş  ve her sefer olduğu gibi bu tutar aşılmıştı. 2021 bütçesi için de 1.4 Trilyon TL gider, 1.1 Trilyon TL gelir öngörülmüştü. Bütçe gelirlerini büyük oranda dolaylı vergilerden sağladıkları için sürekli olarak başta akaryakıt, elektrik, doğalgaz olmak üzere tüm temel tüketim ürünlerine sürekli zam yaparak bütçe açığını rantiyenin değil, halkın sırtına yıkıyorlar. Yoksullaştırılmaya karşı demokratik haklarını kullanıp sesini çıkarmak, kendini ifade etmek isteyen herkesi terörist, dış güçlerin maşası vs diye yaftalıyor, en basit, barışçıl bir şekilde de olsa sokakta kendini ifade etmeyi engellemek istiyorlar.

 

“EYT’Lİ YILLARDIR BÜYÜK MAĞDURİYETLER VE ACILAR YAŞIYOR”

Emekli olabilmek için gereken prim gün sayısını ve sigorta süresini tamamladığı halde, 4447sayılı yasanın geriye doğru işletilmesi nedeniyle emekli olamayan milyonlarca EYT’li yıllardır büyük mağduriyetler ve acılar yaşıyor. EYT’li yurttaşlar ‘genç oldukları’ gerekçesiyle emekli olamıyor. İşsiz kaldıklarında ise ‘yaşlı’ oldukları gerekçesiyle iş verilmiyor. Yaş sınırını tamamlayıp emekli olduklarında ise açlık sınırının ve asgari ücretin altında bağlanan emekli maaşıyla yoksulluğa ve sefalete mahkum ediliyorlar.

Bir sosyal hukuk devletinde bu vahşi neoliberal politikaları uygulayamazsınız. Tek adam iktidarı 2023 yılında da idare olarak yargıyı baskı altına alarak, emeklilerin doğru örgütlenme şeklinin sendika olduğu iş ve istinaf mahkemelerince de kabul edildiği halde emeklilerin sendika çatısı altında bir araya gelip, örgütlü bir şekilde haklarını aramasını engellemek için açtığı kapatma davasını sürdürecek. Anlayamadıkları ise emeklilerin sendika hakkının her türlü tartışmaya kapalı olduğudur.

AKP iktidarının 20 yıllık karnesi bizi yanıltmadı. 2023 bütçesinde de yokuz. Pandemi, ardından derinleşen ve saklanamayan ağır ekonomik krizin  etkisi ile yoksulluk sınırından sonra açlık sınırı altına itilen biz emekliler bu bütçe ile daha da yoksullaştırılmak istemiyoruz.

 

İŞTE TALEPLER

Acil taleplerimiz; En düşük emekli maaşı asgari ücretle eşitlensin. Asgari ücret ise açlık sınırının üstüne çıkarılsın.

Tüm emekli, dul ve yetim maaşlarına çarşı, pazar ve marketlerdeki gerçek enflasyon oranı ile açlık ve yoksulluk sınırı rakamlarına göre Ocak ayını beklemeden derhal seyyanen ek zam yapılsın.

Emekli Sendikaları Statü Yasası, gerçek bir intibak yasası ve hiçbir EYT’liyi dışarıda bırakmayacak bir EYT yasası çıkarılsın. Aylık Bağlama Oranı eski sisteme döndürülsün.

Emekli maaşlarından, muayene, tedavi, ilaç katkı payı adı altında alınan her türlü kesinti kaldırılsın.

Bayram ikramiyeleri birer maaş tutarında ve yılda 4 kez ödensin.

İnsanca yaşamak için demokratik haklarımızı sonuna kadar kullanıp 2021 Tüm Emekli Sen çatısı altında mücadelemizi yükselteceğiz.

İnsanca yaşamak istiyoruz! Emekliyiz, haklıyız, kazanacağız!”.

ETİKETLER: