Dolar 34,0973
Euro 38,0933
Altın 2.874,79
BİST 9.900,25
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Mersin 26°C
Yağmurlu
Mersin
26°C
Yağmurlu
Paz 27°C
Pts 28°C
Sal 30°C
Çar 30°C

‘Çocukları korumak herkesin görevi’

‘Çocukları korumak herkesin görevi’
A+
A-

Çocuklara yönelik ihmal, istismar ve şiddet vakalarının artarak devam ettiğini dile getiren Sokak Çocukları Derneği Başkanı Aslan, çocuk evliliklerinin kamuoyuna yansıyandan çok daha fazla olduğunu belirtti. Çocukları korumanın herkesin görevi olduğunu söyleyen Aslan, “Çocuklara yapılan istismar topluma da yapılmıştır” dedi.

 

Haber Merkezi

 

Mersin Çocuk Hakları Derneği, İsmailağa Cemaatine ait Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G’yi 6 yaşındayken imam nikahıyla evlendirmesine, yazılı bir basın açıklaması gerçekleştirerek tepki gösterdi. Dernek adına açıklama yapan Mersin Çocuk Hakları Derneği Başkanı Sabahat Aslan, “Çocuğun evlilik yolu ile istismar edilmesi kabul edilemez” dedi.

 

“ÇOCUKLARA YÖNELİK İHMAL, İSTİSMAR VE ŞİDDET VAKALARI ARTARAK DEVAM ETMEKTEDİR”

Çocukları korumanın sadece devletin değil aynı zamanda toplumunda sorumluluğu olduğuna vurgu yapan Aslan, şöyle devam etti: “Ülkemizin 1990 yılında imzaladığı Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi,5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu ve birçok yasal düzenlemeye göre 18 yaşını doldurana kadar herkes çocuktur ve çocuk olmalarından kaynaklanan hakları vardır. Bu haklar anayasal teminat altında olup çocukları korumak sadece devletin değil aynı zamanda toplumun bütün yetişkin bireylerinin de sorumluluğundadır. Ülkemizde çocuk alanına yönelik yapılan çalışmalara rağmen; halen çocuklara yönelik ihmal, istismar ve şiddet vakaları artarak devam etmektedir. Bu bağlamda karşımıza çıkan en temel sorunlardan biri de ‘çocuğun evlilik yolu ile istismar’ edilmesidir”.

 

“ÇOCUK EVLİLİKLERİ KAMUYA YANSIYANDAN ÇOK DAHAFAZLA”

09-13’lü yaşlarda evlendirilen çocuklar ve 15-16 yaşlarındaki çocuk anneler-babaların toplumun bir gerçeği olduğunu söyleyen Aslan, evlilik yolu ile istismar edilen bu çocukların en temel hakları olan eğitim haklarından mahrum olduğunu işaret eti. Aslan, “Oyun ya da ergenlik çağında kaldıramayacakları sorumluluklarla karşılaşmakta henüz çocuk yaşta anne-baba rolü taşımak zorunda kalmakta, erken yaşta yaptıkları bu evlilikler nedeni ile sağlık sorunları yaşamakta ve psikolojik dünyaları tamamen alt üst olmaktadır. Bu evlilikler maalesef kamuoyuna yansıdığından çok daha fazladır ve ilimizde de yaşanmaktadır. Büyük oranda olumsuz geleneksel bakış açısı, göç, yoksulluk,  eğitimsizlik ve denetim eksikliğinden kaynaklanan ‘çocuğun evlilik yolu ile istismarı’ sorununda; ülkemizin temel hedefi bu konuda tek bir vakanın bile yaşanmaması olmalıdır.

 

“ÇOCUKLARA UYGULANAN İSTİSMAR TOPLUMA DA YAPILMIŞTIR”

İzmir Barosu’nun, 2020 ve 2021 yıllarında çocukların maruz kaldığı cinsel dokunulmazlığa ilişkin suç verileri raporuna göre 2020 yılında 1078 cinsel istismar, 336 cinsel taciz, 336 reşit olmayanla cinsel ilişki tespit edilirken 2021’in 11 ayında ise bu sayı 1470 cinsel istismar, 276 cinsel taciz, 269 reşit olmayanla cinsel ilişki olarak belirlendiğini açıklamıştır. Bu verilere göre Çocuk istismarlarının her gün arttığı gözlemlenmiştir. Kentimizde de Çocuk istismarları yaşanmaktadır.

Kız ve Erkek Çocuklarının çocukluk ve ergenlik dönemlerini tamamlamadan baskı ve şiddet yoluyla evlendirilmeleri çocuk istismarı olarak kabul edilmektedir. Çocuk evliliklerinde erkek çocukları olumsuz etkilense de kız çocukları daha fazla zarar görmektedir. Kız Çocuklarının erken yaşta evlendirilmeleri Çocuk Koruma Kanununa, Çocuk Hakları Sözleşmesine ve Ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere de aykırıdır. Bu durum toplum vicdanına da aykırıdır. Ülkemizde uygulanan Eğitim sisteminde bilimsel ve demokratik yöntemlerin uygulanmasıyla çocuklara uygulanan istismarların azalacağı gerçeği ortadadır.

Son günlerde Hiranur Vakfında yaşananlar, vicdanlarımızı kanatmıştır. Çocuklara uygulanan istismar topluma da yapılmıştır. Yetkililerden Olayla ilgili gerekli cezaların verilmesini ve çocukları koruyan hukukun acil olarak uygulanmasını istiyoruz. Çocuk istismarı insanlık suçudur. Çocukları korunmak herkesin görevidir” dedi.